Yabancı Para Alacağı Dava veya İcra Takibine Konu Olabilir mi?

Döviz, Yabancı para, Alacak davası, Alacak avukatı, Tahsilat avukatı, İcra avukatı, İcra takibi, Faiz, Yabancı para alacağı, Döviz alacağı, Dövizli alacak tahsili, Avukat, Döviz icra takibi, Türk Borçlar Kanunu, İcra kanunu

İCRA HUKUKUUSUL HUKUKU

Av. İbrahim Altuğ Eliri

11/14/20239 min oku

Yabancı para icra takibi
Yabancı para icra takibi

Hukuki ilişkilerde, para borçlarının yabancı para olarak belirlenmesi, uluslararası ticarette yaygın olarak karşılaşılan bir durumdur. Bu durum, sözleşme tarafları arasında yapılan anlaşmaya dayanır ve genellikle döviz kurları, faiz oranları gibi önemli unsurları içerir. İfa edilmeyen yabancı para borçlarının tahsil edilmesi sürecinde, talep edilecek para birimi, uygulanacak döviz kuru zamanı ve uygulanacak faiz oranı gibi belirleyici faktörlerin dikkatlice ele alınması önem arz eder.

Türk Hukuku'nda, bu konuda yönlendirici bir madde olarak Türk Borçlar Kanunu'nun 99. Maddesi, yabancı para alacaklarının tahsilinde bir ikili ayrım öngörmektedir. Sözleşme tarafları, yabancı para üzerinden yapılan anlaşmada ödemeyi aynen öngördükleri takdirde, borcun ifası Türk Lirası üzerinden gerçekleştirilemez. Bu durum, taraflar arasındaki sözleşmenin içeriğine bağlı olarak ortaya çıkan özel bir düzenlemeyi ifade eder.

Bu bağlamda, uluslararası ticaretteki para birimi tercihleri ve sözleşme detayları, hukuki ilişkilerin karmaşıklığını artıran ve dikkatlice ele alınması gereken unsurlardır. Bu nedenle, yabancı para borçlarının tahsilinde uygulanacak kuralların ve prosedürlerin açıkça belirlenmesi, taraflar arasında adil ve şeffaf bir anlaşmanın temelini oluşturur.

Türk Borçlar Kanunu Madde 99

“Konusu para olan borç Ülke parasıyla ödenir.

Ülke parası dışında başka bir para birimiyle ödeme yapılması kararlaştırılmışsa, sözleşmede aynen ödeme veya bu anlama gelen bir ifade bulunmadıkça borç, ödeme günündeki rayiç üzerinden Ülke parasıyla da ödenebilir.

Ülke parası dışında başka bir para birimiyle belirlenmiş ve sözleşmede aynen ödeme ya da bu anlama gelen bir ifade de bulunmadıkça, borcun ödeme gününde ödenmemesi üzerine alacaklı, bu alacağının aynen veya vade ya da fiilî ödeme günündeki rayiç üzerinden Ülke parası ile ödenmesini isteyebilir.”

Aynen ödenmesi kararlaştırılmayan sözleşmelerde, borcun vadesinde ödenmesi veya ödenmemesi durumuna göre çeşitli seçenekler öngörülmüştür. Borçlu, vadesinde ödeme yapmayı seçerse, borcunu anlaşılan yabancı para üzerinden ifa edebileceği gibi, aynı zamanda borcun vade tarihindeki döviz kuru üzerinden de ödeyerek borcunu yerine getirebilir.

Ancak, borçlu, borcunu vadesinde ödemediği durumda ve sözleşmede aynen ödeme şartı bulunmadığı takdirde, alacaklıya çeşitli seçenekli haklar tanınmaktadır. Alacaklı, borçlu temerrüde düştüğünde, alacağını sadece anlaşılan yabancı para cinsinden değil, aynı zamanda vade tarihindeki döviz kuru üzerinden de talep edebilir. Bu durum, sözleşme şartlarına bağlı olarak esneklik sağlar.

Borçlunun ödeme taahhüdünde bulunmadığı durumda, alacaklı, borçlunun temerrüdüne ek olarak, kamu bankalarının o yabancı para birimi için bir yıllık mevduata uyguladığı en yüksek temerrüt faizini de talep etme hakkına sahiptir. Bu, alacaklının zararını telafi etmek ve temerrüt durumlarında daha geniş bir tazminat yelpazesi sağlamak amacıyla getirilmiş bir düzenlemedir.

İcra avukatı için bize ulaşabilirsiniz.

Giriş

Yabancı Para Alacağında Faiz Uygulanır mı?

Türk Borçlar Kanunu'nun 99. maddesi ve Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun bir arada değerlendirildiğinde, alacaklı, seçimlik hakkını fiili ödeme tarihindeki kur üzerinden Türk Lirası olarak talep ettiği durumda, alacak tahsil edilene kadar bu alacak yabancı para alacağı olarak kabul edilecektir. Bu durumda, söz konusu alacak için vade tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar devlet bankalarının o para birimi için açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına uygulanan en yüksek faiz oranına göre faiz işletilecektir.

Yabancı para alacağının vade tarihindeki kur üzerinden talep edilmesi durumunda ise, alacaklıya göre adi veya ticari işten kaynaklanan bir alacak söz konusuysa, bu durumda Türk Lirası üzerinden temerrüt faizi işletilecektir. Bu düzenleme, özellikle vade tarihindeki kura dayalı olarak yapılan taleplerde, alacaklıya adil bir temerrüt faizi uygulanmasını sağlamak amacıyla getirilmiştir.

"Yabancı para alacağında faiz istenebilir mi?" videoya ulaşmak için tıklayınız.

Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun m. 4/a

“Sözleşmede daha yüksek akdi veya gecikme faizi kararlaştırılmadığı hallerde, yabancı para borcunun faizinde Devlet Bankalarının o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı uygulanır.”

Yabancı Para Alacağı İcra Takibi Nasıl Yapılır?

Türk Borçlar Kanunu, para borçlarıyla ilgili olarak alacaklıya Türk lirası veya yabancı para üzerinden talepte bulunma imkanı tanısa da, İcra İflas Kanunu'nda böyle bir durum öngörülmemiştir. Yabancı para borçlarının takibinde icra takibine başvurulması, alacaklının seçimlik talebinin etkisiz hale getirilmesine engel olmamıştır. İcra takibi sırasında, takip Türk Lirası üzerinden yapılıyormuş gibi görünse de, borç aslında Türk Lirasına dönüşmemektedir. İcra takibi sırasında uygulanacak faiz oranı, yabancı paraya uygulanan faiz üzerinden hesaplanacaktır.

İcra İflas Kanunu'nun 58. Maddesi, takip talebinin muhtevasını açıklarken üçüncü fıkrasında, yabancı para borcunun icra takibine nasıl konu olabileceğini düzenlemiştir. Bu düzenleme, icra takibi sürecinde yabancı para borçlarının doğru bir şekilde takip edilmesini ve bu borçların alacaklı tarafından etkin bir şekilde tahsil edilmesini sağlamayı amaçlamaktadır. Bu bağlamda, icra takibi sürecinde uygulanacak yöntemler ve faiz oranları özenle belirlenerek yabancı para borçlarının etkili bir şekilde takip edilmesine olanak tanınmıştır.

İcra İflas Kanunu m. 58/3

“Alacağın veya istenen teminatın Türk parasıyla tutarı ve faizli alacaklarda faizin miktarı ile işlemeye başladığı gün, alacak veya teminat yabancı para ise alacağın hangi tarihteki kur üzerinden talep edildiği ve faizi” yer almalıdır."

Söz konusu düzenlemeye göre, alacaklı, talebini Türk Lirası olarak icra talebinde bulunmalıdır. Alacaklı, alacağın yabancı para cinsinden olması durumunda, yabancı para alacağının Türk Lirası karşılığını talep ettiği tarih ve bu talep üzerinden hesaplanan faizi belirtmelidir.

Özellikle vurgulanmalıdır ki, yabancı para üzerinden doğrudan icra takibi yapılması mümkün değildir. Alacaklı, talebinde gerekli döviz çevirmesini yapmazsa, icra müdürü ödeme emri göndermeyecektir. İcra müdürü, bu düzenlemeye rağmen ödeme emri gönderirse, süresiz şikayet yoluna başvurulabilir.

Aynı talepte, alacaklı, Türk Borçlar Kanunu'nun 99. Maddesinde belirtildiği gibi, yabancı para borcunun vade tarihindeki veya fiili ödeme tarihindeki kura göre çevrildiğini belirtmelidir ve alacağını Türk Lirası olarak istemelidir. Alacaklı, bu seçimini daha sonra süreçte değiştirme hakkına sahip değildir.

Alacaklı, fiili ödeme tarihindeki kur üzerinden talepte bulunduğunda, yabancı para, talepte belirtilen Merkez Bankası efektif satış kuru üzerinden Türk Lirasına çevrilecektir. Bu durumda, vade tarihindeki kura göre çevirme talebinden farklı bir alacak miktarı ortaya çıkması muhtemeldir.

İcra avukatı için bize ulaşabilirsiniz.

Yabancı Para Alacaklarında Seçimlik Hakkın Kullanılması ile İlgili Yargıtay Kararı

YARGITAY 11.Hukuk Dairesi E: 2019/ 4094 K: 2021 / 3484

“Davacı dava dilekçesi ile seçim hakkını ülke para birimi olan TL'den yana kullanmış olup, birleşen davada bu tercihinden dönerek borcun yabancı para üzerinden tahsilini talep edemez. Bu durumda mahkemece, davalıdan rücuen tahsiline karar verilen yabancı para borcunun seçim hakkının kullanıldığı tarih olan dava tarihi esas alınarak hesaplanacak TL karşılığı üzerinden hüküm tesisi gerekirken, yabancı para birimi üzerinden hüküm tesisi doğru olmamış, hükmün temyiz eden davalı yararına bozulması gerekmiştir.”

YARGITAY 11.Hukuk Dairesi E: 2020/ 226 K: 2021 / 6353

“Zaman itibariyle dava konusu uyuşmazlığa uygulanması gereken 818 sayılı BK'nın 83. maddesi uyarınca yabancı para borcunun vadesinde ödenmemesi halinde alacaklı, bu borcun vade veya fiili ödeme günündeki rayice göre Türk parası ile ödenmesini isteyebilir. Bu şekilde talepte bulunan alacaklının artık bu tercihinden dönerek borcun yabancı para olarak aynen ifasını istemesi mümkün değildir. Somut olayda da, davacı dava dilekçesinde tercih hakkını kullanmış ve borcun Türk Lirası üzerinden ödenmesini istemiş, yargılama aşamasında ise alacağın bir bölümünün yabancı para üzerinden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davacının, alacağın Türk Lirası üzerinden ödenmesi yönündeki tercihinden dönüp yabancı para üzerinden tahsil isteyemeyeceği gözetilerek hüküm kurulması gerekirken Euro ve TL üzerinden hüküm tesisi doğru görülmemiş; hükmün temyiz eden davalı yararına bozulması gerekmiştir.”

Sık Sorulan Sorular

1) Yabancı para cinsinden dava açılabilir mi?

Evet, yabancı para cinsinden dava açılabilir. Türk hukuk sisteminde, dava konusu olan bir uyuşmazlıkta tarafların anlaşmaya vardıkları veya uygulanan hukuk normlarına uygun olarak belirlenen para birimi üzerinden dava açılabilmektedir. Yabancı para cinsinden dava açmak durumunda kaldığınızda, davanın döviz cinsinden değeri mahkeme sürecinde belirlenir ve sonuçta tahsilat veya ödemeler o para birimi üzerinden gerçekleşebilir. Ancak, bu konuda belirli hukuki süreçlere ve döviz kuru uygulamalarına dikkat etmek önemlidir.

2) Yabancı para borcu nedir?

Yabancı para borcu, bir kişinin veya kurumun, kendi ülkesinin para birimi dışında bir para birimi cinsinden bir borca sahip olması durumunu ifade eder. Yani, borçlanan kişi veya kuruluş, borcunu ödemek için anlaşma sağladığı para biriminde ödeme yapmak zorundadır. Bu durum genellikle uluslararası işlemler, dış ticaret, yabancı yatırımlar veya döviz kredileri gibi durumlarda ortaya çıkar.

Örneğin, bir Türk şirketi, yabancı bir bankadan döviz cinsinden bir kredi alarak yabancı para borcu oluşturabilir. Bu durumda, borcun miktarı ve ödeme koşulları döviz cinsinden belirlenir, ve şirket borcunu o belirtilen döviz cinsinden ödemekle yükümlüdür. Yabancı para borçları, kur dalgalanmalarına bağlı olarak ödeme miktarını etkileyebilir.

3) Döviz üzerinden dava açılabilir mi?

Evet, döviz üzerinden dava açılabilir. Türk hukuk sisteminde, taraflar arasındaki bir uyuşmazlık durumunda dava, döviz cinsinden de açılabilir. Yabancı para cinsinden bir borç veya alacak ilişkisi söz konusu olduğunda, dava açma süreci genellikle o para birimi üzerinden gerçekleşir.

Ancak, döviz cinsinden dava açarken döviz kuru dalgalanmalarının ve değişkenliklerinin göz önünde bulundurulması önemlidir. Mahkeme kararının icrası aşamasında, dava sonucundan doğan hakların korunması ve döviz değerinin belirlenmesi gibi konularda dikkatli bir hukuki süreç izlenmesi gerekebilir.

4) Avukatsız icra takibi yapılır mı?

Evet, avukatsız icra takibi yapılabilir. İcra takibi, alacaklı bir kişinin, borçlu tarafından ödenmeyen bir alacağını tahsil etmek amacıyla başvurduğu hukuki bir süreçtir. İcra takibi, mahkeme kararı olmaksızın, icra dairesi aracılığıyla yürütülebilmektedir.

Ancak, icra takibi sürecinde hukuki prosedürler, belgelerin düzenlenmesi, takip işlemlerinin izlenmesi gibi karmaşık konularla ilgili tecrübe ve bilgi gerekebilir. Bu nedenle, bir avukatın yardımı, icra takibi sürecini daha etkili ve sorunsuz bir şekilde yürütmenize yardımcı olabilir. İcra takibi sürecinde avukat tutup tutmama kararı, alacaklı tarafın tercihlerine ve davaya ilişkin özel koşullara bağlı olarak değişebilir.

5) Yabancı para borcu nasıl ödenir?

Yabancı para borcunu ödemek için öncelikle, ilgili döviz cinsine uygun bir hesap açmanız gerekmektedir. Ödeme tarihine kadar düzenli olarak döviz kurlarını takip ederek, ödemenizi yapacağınız tarihte geçerli olan kur üzerinden ödeme gerçekleştirmeniz önemlidir. Borcu ödemek için banka transferi veya havale gibi elektronik ödeme yöntemlerini kullanabilirsiniz. Ödeme işlemi sonrasında alacaklıdan ödeme belgesi veya makbuz talep ederek, yapılan ödemeyi belgelemeniz faydalı olacaktır. Hukuki belirsizlik durumunda veya anlaşmazlık çıkması halinde, bir hukuk uzmanından danışmanlık alabilir ve süreci daha güvenli bir şekilde yönetebilirsiniz.

İcra avukatı için bize ulaşabilirsiniz.

Yabancı Para Alacaklarına Uygulanacak Faiz ile İlgili Yargıtay Kararı

YARGITAY 9.Hukuk Dairesi E: 2021/ 13384 K: 2022 / 2237

“Yabancı para borcuna hangi faizin uygulanacağı 3095 Sayılı Kanun'un 4/a - (Ek madde: 14/11/1990 - 3678/30 md.) maddesinde düzenlenmiş olup, burada “Sözleşmede daha yüksek akdi veya gecikme faizi kararlaştırılmadığı hallerde, yabancı para borcunun faizinde Devlet Bankalarının o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı uygulanır.” kuralına yer verilmiştir.

Somut olayda, uyuşmazlık konusu alacakların yabancı parayla tahsili talep edildiğinden söz konusu alacaklara 3095 Sayılı Kanun'un 4/a maddesi uyarınca, "Devlet bankalarınca ABD Doları üzerinden açılmış bir yıllık vadeli mevduata uygulanan en yüksek faize" hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması da isabetsiz olmuştur.”

Siz de bize ulaşarak avukatlık ve hukuki danışmanlık hizmetlerimizden faydalanabilirsiniz

Bize Katılın ve Güncel Bilgilerden Haberdar Olun.