Ortak Velayet

Velayet, Ortak velayet, Türk Medeni Kanunu, Velayetin şartları, Ortak velayetin şartları, Velayet avukatı, Boşanma avukatı, Nafaka, İştirak nafakası, Velayet davası, Çocuk velayeti, Velayet hakkı, Velayet değişikliği

AILE HUKUKU

Av. İbrahim Altuğ Eliri

11/17/20236 min oku

Ortak velayet
Ortak velayet

Türk Hukuku'nda velayet, Türk Medeni Kanunu'nda detaylı bir biçimde düzenlenmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 335. maddesinde açıklandığı üzere “Ergin olmayan çocuk, ana ve babasının velâyeti altındadır. Yasal sebep olmadıkça velâyet ana ve babadan alınamaz. Hâkim vasi atanmasına gerek görmedikçe, kısıtlanan ergin çocuklar da ana ve babanın velâyeti altında kalırlar.”

Giriş

Velayet Nedir?

Türk Hukuku'nda velayet, Türk Medeni Kanunu'nda da açıkça belirtildiği gibi, ergin olmayan çocukların ana ve babalarının sorumluluğu altında olduğu bir düzenleme içerir. Bu hükme göre, yasal bir sebep olmaksızın velâyet, ana ve babadan alınamaz ve çocuklarını yetiştirmek, bakımını sağlamak, eğitimini düzenlemek gibi temel konularda ebeveynlere verilmiş bir yetki ve sorumluluktur. Hâkimin vasi atanmasına gerek görmesi durumunda ise bu yetki devredilebilir. Ayrıca, kısıtlanan ergin çocuklar da hâkimin vasi atanmasına karar vermediği sürece ana ve babalarının velâyeti altında bulunmaya devam ederler. Bu düzenleme, çocukların en iyi çıkarlarını koruma amacını taşır ve hukuki bir çerçevede aile ilişkilerini düzenler.

Velayet, çocuğun temel ihtiyaçlarının karşılanması, eğitimi, sağlığı, genel refahı ve güvenliği gibi konularda kararlar almak için verilen bir yetki ve sorumluluktur. Velayet hakkına sahip olan ebeveyn ya da ebeveynler, çocuğunun her yönüyle gelişimini desteklemek ve ona en iyi yaşam koşullarını sağlamak amacıyla sorumluluk taşır.

Bu çerçevede, velayet sahibi ebeveyn, çocuğunun eğitimini yönlendirir, sağlık sorunlarıyla ilgilenir, genel refahını güvence altına alır ve günlük yaşamında kararlar alır. Velayet, çocuğun hukuki temsilini de içerdiği için, resmi belgelerin düzenlenmesi, sağlık kararları alınması gibi konularda da yetkili olunması anlamına gelir.

Velayetin kapsamı ise TMK madde 339’da belirlenmiştir. Buna göre;

“Ana ve baba, çocuğun bakım ve eğitimi konusunda onun menfaatini göz önünde tutarak gerekli kararları alır ve uygularlar.

Çocuk, ana ve babasının sözünü dinlemekle yükümlüdür.

Ana ve baba, olgunluğu ölçüsünde çocuğa hayatını düzenleme olanağı tanırlar; önemli konularda olabildiğince onun düşüncesini göz önünde tutarlar.

Çocuk, ana ve babasının rızası dışında evi terkedemez ve yasal sebep olmaksızın onlardan alınamaz.

Çocuğun adını ana ve babası koyar.”

Ortak Velayet Nedir?

Türk Medeni Kanunu'nun öngördüğü düzenlemeye göre, eğer ana ve baba evliyse ve evlilik devam ediyorsa, ana ve baba, velâyeti ortak olarak kullanma yükümlülüğü altındadır. Ancak, ortak yaşam sona erdiğinde ya da ayrılık gerçekleştiğinde, hâkim, velâyeti bir eşe devretme yetkisine sahiptir. Velâyet, bir ebeveynin ölümü durumunda sağ kalan ebeveyne, boşanma durumunda ise çocuğa verilir. Eğer ana ve baba evli değilse, velâyet hakkı genellikle anaya aittir.

Türkiye'de ortak velayet kavramı, 11 Nolu Protokol ile Değişik İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşme Ek 7 Nolu Protokol'ün 2016 yılında yürürlüğe girmesiyle birlikte, Yargıtay'ın 2017 yılında 2. Hukuk Dairesi tarafından verilen bir kararla Türk Hukuku'nda resmi olarak tanınmıştır. Bu, çocuğun ebeveynleri arasında eşit sorumluluk ve katılımı teşvik etmeyi amaçlayan bir adımdır.

İlgili protokolde “Eşler, evlilik bakımından, evlilik süresince ve evliliğin bitmesi halinde, kendi aralarındaki ve çocuklarıyla olan ilişkilerinde, özel hukuk niteliği taşıyan hak ve sorumluluklar açısından eşittir. Bu madde, devletlerin çocuklar yararına gereken tedbirleri almalarına engel değildir.” olarak ifade edilmiştir.

Ortak velayetin şartları ise şöyle açıklanabilir:

  • Çocuğun üstün yararı gözetilmelidir.

  • Anne ve babanın ortak velayet talebinde bulunması ve muvaffakiyeti gerekmektedir.

  • Hakimin takdirinin ortak velayet yönünde olması gerekmektedir.

Ortak Velayet ile İlgili Yargıtay Kararı

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi Esas: 2016/15771 Karar: 2017/1737

“Yukarıda değinilen iç hukukumuz ve kamu düzeni kavramı ile ilgili açıklamalara göre somut olay değerlendirildiğinde “ORTAK VELAYET” DÜZENLENMESİNİN, TÜRK KAMU DÜZENİNE “AÇIKÇA” AYKIRI OLDUĞUNU YA DA TÜRK TOPLUMUNUN TEMEL YAPISI VE TEMEL ÇIKARLARINI İHLAL ETTİĞİNİ SÖYLEMEK MÜMKÜN DEĞİLDİR.

O halde mahkemece, MÖHUK m. 17/1 gereğince, İngiliz vatandaşı olan tarafların müşterek milli hukuklarındaki velayete ilişkin düzenlemeler dikkate alınarak, işin esasına girilip tüm deliller birlikte değerlendirilerek “ortak velayet” istemine ilişkin davayla ilgili bir karar vermek gerekirken, istemin Türk kamu düzenine aykırı olduğu belirtilmek suretiyle, yazılı şekilde hüküm kurulması, bozmayı gerektirmiştir."

Sık Sorulan Sorular

1) Ortak velayet şartları nedir?

Ortak velayet talebinde bulunabilmek için, öncelikli olarak çocuğun üstün yararı gözetilmelidir. Bu, çocuğun fiziksel, duygusal ve eğitimsel ihtiyaçlarının en iyi şekilde karşılanmasını sağlamayı amaçlar. Anne ve baba, ortak velayet talebinde bulunmak istiyorlarsa, birlikte hareket etmeli ve bu taleplerinde muvaffak olmalıdırlar. Hakim, ortak velayetin uygun olduğunu değerlendirmeli ve çocuğun çıkarlarına en uygun olan durumu belirlemelidir. Bu nedenle, hakimin takdirinin ortak velayet yönünde olması, ebeveynler arasındaki işbirliğini ve çocuğun her iki ebeveyniyle ilişkisini sürdürmeyi teşvik eden önemli bir kriterdir.

2) Ortak velayette nafaka ödenir mi?

Ortak velayet durumunda nafaka ödenip ödenmeyeceği, çeşitli faktörlere bağlı olarak değişebilir. Genel olarak, ortak velayet durumunda nafaka ödemesi genellikle çocuğun bakım ve eğitim masraflarının adil bir şekilde paylaşılması amacıyla değerlendirilir. Ebeveynler arasındaki gelir durumu, çocuğun ihtiyaçları ve eğitim giderleri gibi faktörler, nafaka konusunda belirleyici olabilir. Nafaka konusu, mahkeme kararı veya ebeveynler arasında yapılan anlaşmaya bağlı olarak farklılık gösterebilir. Bu nedenle, ortak velayet durumunda nafaka ödemesiyle ilgili kesin bilgiye ulaşmak için hukuki bir uzmandan danışmanlık almak önemlidir.

3) Anlaşmalı velayet nasıl olur?

Ebeveynler arasında çocukların velayeti konusunda karşılıklı anlaşma temelinde gerçekleşen anlaşmalı velayet süreci, ilk olarak sağlıklı bir iletişim kurmayı gerektirir. Ebeveynler, çocuklarının velayeti, yaşam düzeni, eğitimi ve sağlık hizmetleri gibi konularda yazılı bir anlaşma yaparlar. Bu anlaşma, mahkemeye sunularak resmi bir sürece dönüştürülür ve mahkeme tarafından onaylandığında hukuki bir geçerlilik kazanır. Mahkeme kararının ardından ebeveynler, belirlenen anlaşma çerçevesinde çocuklarına yönelik sorumlulukları birlikte üstlenir ve uygularlar. Ancak, ebeveynler arasında anlaşmazlık çıkması veya yaşanan değişiklikler nedeniyle düzenin revize edilmesi gerektiğinde, mahkemeye başvurarak mevcut düzeni yeniden değerlendirme ve güncelleme imkanına sahiptirler.

4) Ortak velayette iştirak nafakası nasıl olur?

Ortak velayet durumunda, iştirak nafakası genellikle çocuğun her iki ebeveyni arasında eşit bir şekilde paylaşılan ortak sorumluluklara dayanır. İştirak nafakası, ebeveynlerin çocuğunun yaşam standartlarını sürdürebilmesi ve temel ihtiyaçlarını karşılayabilmesi amacıyla ödenen bir tür nafakadır. Ebeveynler, çocuğun eğitimi, sağlığı, genel refahı gibi konularda birlikte sorumluluk taşıdıkları için, iştirak nafakası bu ortak sorumlulukları finanse etmek üzere düzenlenir. Mahkeme, ebeveynlerin gelir durumlarını, yaşam standartlarını, çocuğun ihtiyaçlarını ve diğer relevant faktörleri değerlendirerek adil bir iştirak nafakası miktarını belirler. İştirak nafakası, çocuğun ebeveynleri arasındaki eşitlik ilkesine dayanır ve çocuğun en iyi çıkarlarını koruma amacını taşır.

5) Ortak velayette çocuk kiminle yaşar?

Ortak velayet durumunda çocuğun hangi ebeveynle yaşayacağına dair karar, genellikle ebeveynler arasında ya da mahkeme kararıyla belirlenen bir anlaşmaya dayanır. Ortak velayet, çocuğun her iki ebeveyniyle düzenli ve sürekli bir ilişki sürdürmesini teşvik etmeyi amaçlar. Bu nedenle, çocuğun belirli bir süre boyunca bir ebeveynle kalmak üzere zamanı paylaşılabilir veya çocuğun sürekli olarak her iki ebeveyniyle yaşamasına yönelik bir düzenleme yapılabilir. Çocuğun hangi ebeveynle yaşayacağı, ebeveynler arasında yapılan anlaşmaya ya da mahkeme kararına bağlı olarak farklılık gösterebilir. Bu kararlar, çocuğun en iyi çıkarlarına yönelik olarak ele alınır ve çocuğun sağlıklı gelişimi, eğitimi ve genel refahı gözetilir.

Velayet avukatı için bize ulaşabilirsiniz. 

Siz de bize ulaşarak avukatlık ve hukuki danışmanlık hizmetlerimizden faydalanabilirsiniz

Bize Katılın ve Güncel Bilgilerden Haberdar Olun.